1. Psikiyatrik/psikolojik terimleri kullanmaz.
  2. Soru sorarken ya da özet, çevreleme, yeniden çerçeveleme yaparken danışandan izin ister. Belli bazı sorulardan önce de danışana bilgi verir.

“İzin verirseniz sorularıma başlayabilir miyim?”, “Şimdi soracağım soru size biraz tuhaf gelebilir.”, “Duraksamanız gayet anlaşılır. Çünkü bu soru cevaplaması biraz zor bir soru…”

  1. Terapist/Koç sorularıyla, yorumları ve geribildirimleriyle danışanı “köşeye sıkıştırmak”, “zorda bırakmak” ya da “iğnelemek” amacı asla gütmez.
  2. Terapist/Koç “neden”, “niçin”, “niye” sorularını kullanmaz; çünkü bu sorular yargılayıcıdır, suçlu arar ve köşeye sıkıştırır.
  3. Terapist/Koç “ama”, “fakat”, “evet, ama..” kelimeleri kullanmaz. Yerine “ve”, “eklemek isterim”, “bir de şu var..”, “şunu da eklemek isterim”, “şöyle bir durum var” ifadelerini kullanmayı tercih eder.
  4. Terapist/Koç, “denemeye çalışmak” ifadesinden uzak durur.

“Peki bundan sonrasında neler yapmaya çalışacaksın?” gibi bir ifade yerine “Peki bundan sonra neler yapacaksın?” ifadesini kullanır.

  1. Terapist/Koç danışanın kelimeleri ve metaforlarını alır ancak bunu yeni bir “dil”e çevirir. Burada en çok kullandığı araç “dışlaştırma” ve “yeniden çerçevelemedir”.

a.“Dışlaştırma” nedir? Tüm olumsuzluklar dışarıdan içimize-zihnimize girer. Dolayısıyla sıkıntı, kaygı, mutsuzluk, güvensizlik, utanma, eziklik gibi negatif duygu ve düşünceleri tıpkı vücuda kazara girmiş bir “yabancı cisim” gibi tarif etmek gerekir. Buna “dışlaştırma” denir.

Danışan >> “Kafamın içindeki sen yapamazsın, sen şapşalın tekisin, her şeyi berbat edeceksin düşünceleri bazen çok artıyor, bazen de bir şekilde azalıyor. Bildiğim tek şey, bu düşünce ve konuşma hep aklımda var”.

Terapist/koç >> “Arada bu olumsuz düşünceleri kafasından atabildiğiniz, kendinizden uzaklaştırabildiğiniz oluyor mu? Ya da bu olumsuz düşüncelerin zihninize girmesine bir süre engel olabildiğiniz oluyor mu?” (dışlaştırma)

Danışan >> “Geçen yıl bir çadır kampı yapmıştım, arkadaşlarımla. O zaman sabahları meditasyon yaptığımda bir süre o düşünceleri zihnimden atabiliyordum”

b.“Yeniden çerçeveleme” ile danışanın “düşey” metaforları yerine terapist/koç “yatay” metaforlar kullanır. Yine “savaş” metaforu yerine “barışçıl” metaforları tercih eder. Düşey metaforlar şunlardır; yukarı-aşağı, yüksek-alçak, yüksek-düşük, tavan-taban, tepe-dip, uçmak-sürünmek, çıkış-iniş.

Yatay metaforlar şunlardır; içeri-dışarı, yakın-uzak, almak-çıkarmak, ilerlemek-geri çekilmek, yakalamak-elinden kaçırmak, çekmek-itmek, ileri-geri ve eski-yeni.

Savaş metaforları şunlardır; savaş, yenme, direniş, ezme, mücadele, yenilgi, esir düşme.

Danışan >> “Bu olaydan sonra sinirlerim tavan yaptı ve moralim diplere düştü. O günden beri özgüvenim yerlerde sürünüyor. Beynim hiç susmuyor. Üzerimde öyle bir mutsuzluk, umutsuzluk, çaresizlik ve sıkıntı var ki, beni altında bir silindir gibi eziyor. Halbuki ben gözü yükseklerde olan, zirvelere yükselmek isteyen biriydim ve bu işe alındığımda çok havalanmıştım. Sonra bana vaat ettikleri sözler yerine getirilmeyince her şey tepe taklak çukura yuvarlandı. Keyfim ve çalışma motivasyonum birden düştü. Benim ne yapıp edip kararlılığımı, moralimi ve motivasyonumu yükseltmem lazım.” (Düşey Metaforlar)

Terapist/koç >> “Bu anlattıklarınızdan şöyle bir sonuç çıkıyor. Mutsuzluk, sıkıntı ve isteksizlik gibi tüm bu olumsuz duygu ve düşünceleri içinizden çıkarıp atmak, uzaklaştırmak istiyorsunuz(Yeniden çerçeveleme/yatay metafor ve dışlaştırma). Moral ve motivasyonu yeniden yakalamak ve zihninize yerleştirmek istiyorsunuz” (Yeniden çerçeveleme/yatay metafor). 

Danışan >> “Evet tam da bunu istiyorum. Ama bir yanımda diyor ki sen bu savaşı kaybettin, direnmene gerek yok, yenildiğini kabul et ardında işi bırak. Git daha vasat bir işe gir, rutin hayatını götür ve bir daha böylesi savaşçı, maceracı ataklar yapma sakın” (Savaş metaforları).

Terapist/koç >> “Moralinizi ve motivasyonunu kazandığınızda işinizde tekrar üretken olmaya başlayacağınızı söylüyorsunuz. Bununla ilgili bir umut taşıdığınız için buraya yardım almaya geldiniz (yeniden çerçeveleme). İş yaşamında karşınıza ne tür zorluklar çıkarsa çıksın üstesinden gelmek istediğinizi söylemiştiniz. Bunu bir şeye benzetmek isterseniz neye benzetirsiniz?” (danışan metafor bulması istendi).

Danışan >> “Ben bir palmiye ağacı gibi olmak istiyorum. Palmiye ağaçları en sert fırtınalarda bile esner ama devrilmez”.(Danışanın metaforu)

  1. Terapist/Koç danışana geçmiş seanslarda anlattığı pozitif şeyleri hatırlatabilir. Danışanın önceki seanslarda anlattığı olumsuz olayları, hatalarını ve eksiklerini hatırlatmaz. Çünkü bu danışanda negatif duyguları tetikler ve danışanın zihni diyalogdan uzaklaşır ardından tekrar zihin olarak diyaloga dönmesi zaman alır.